Anasayfa     Günün Haberleri     Urfapress Tv     Yazarlar     Foto Galeri     Künye     İletişim  

  19 Nisan 2024

   URFA'DA ORTAK DENETİM   URFA'DA ORTAK DENETİM   URFA'DA ERKEN BAYRAMLAŞMA   URFA'DA ERKEN BAYRAMLAŞMA   Z KUŞAĞI..!!!   MÜNİR ULUDAĞ VEDA ETTİ   MÜNİR ULUDAĞ VEDA ETTİ   CANPOLAT KIRSALA DEVAM DEDİ   CAMPOLAT Kırsalı İhmal Etmiyor   Vali AYHAN'a Teşekküre Gitttiler   Vali AYHAN'a Teşekküre Gitttiler   URFA BİR KONAK DAHA KAZANDI  



Site İçi Arama

Röportaj

AKTÜRK-DEMİR RÖPORTAJI

 Tarihi gerçekleri gün yüzüne çıkartacağız.RÖPORTAJ: MÜSLÜM AKTÜRK

Anket

URFASPOR KÜME DÜŞER Mİ?
EVET
HAYIR
FİKRİM YOK

Günün Manşetleri

Günün Fotoğrafı

Önemli Linkler

Hava Durumu

MİZAH & URFA

 

MİZAH & URFA




Şimdi birileri ‘yaw mizahla Urfa yan yana gelir mi...’ diyebilir.

Bu toprakların mayası mizahla yoğrulmuş hatta ve hatta mizahla kutsanmış.

Bu kadim coğrafyanın her şeyi mizaha döken bir yanı var.

Kürtler şakaya güldürüye espriye adına ne derseniz deyin ‘Mezeke…’ derler.

Alaya alan ama güldüren kısmına da ‘Miskere’ derler.

Sanırım mezeke mizahın karşılığı ‘Miskere’ tamamiyele maskara anlamı taşıyor olabilir.

Tabi bu benim yorumum,

ha sahip çıkmasanız bu benim sorunum.

Peki, Mizah ne?

Mizah da içinde izahı barındıran tek başına bile açıklamayı gerektirmeyen eylem, söz, darbımesel yani hayatın güldürücü yönünü ortaya çıkaran bir sanat türü.

Fabl hayvanları konuşturup ders alıp-verirken, mizah insanı konuşturup bir yerde ders alma-verme hadisesidir.

İnsanı gülmeye ve düşünmeye sevk eden her şey mizahın bir parçasıdır.

Her insanın kodlarına önceden yüklenmiş az veya çok mizah-i bir gen vardır her insan illa ki mizahi bir yüzün sahibidir.

Mizahı sadece yapılan espri olarak algılamamalı.

Mizah dediğimiz şey,

bir fotoğraf veya resim olabilir,

bir karikatür olabilir,

birine ders vermek uyarmak için düz biryazı olabilir…

yaniilla ki komik bir fıkra olması gerekmiyor.

Şimdi bana; ‘ e bunun rengi var mı?’

Var tabi ki.

Mesela ‘Kara mizah… ‘

yapılan şakanın, esprinin, komikliğin kara bir şey olduğunu sakın düşünmeyin.

Güldüren,

güldürürken düşündüren,

düşündürürken gülümseten,

esneten yumuşatan, gevşeten yumuşak bir yanı vardır mizahın.

Mamafihmizahi eserleri sadece şaka içerdiğini düşünmeyin,

güldürme maksadıyla söylenip anlatıldığı gibi,

yazılıp, çizildiği gibi,

belli fikir ifade etmek için de pek ala kullanılabilir.

Karikatür, hikâye, roman, komedi, nükte, fıkra, hiciv, taşlama

hattabirilerini haşlama niyetiyle yazılan, çizilen ve bu şekilde karşımıza çıkan eserlerin ortak özelliği işin içinde “espri”ninolması.

espri adı verilen can alıcı noktaların, eserin ayrıntıları arasında yer alması

böyle biryeteneğin eserin içersinde gizlenmesidir.

mizah, nüktenin ve esprinin, sırası gelince beklenmedik bir anda söylenmesidir,

yanibir yerde; “daşın gediğe” koyulması hadisesidir.

Aslında, en kaba şakadan, en ince espriye kadar bütün mizah örnekleri, birbiri ile uyum içersinde olaylar arasındaki çelişkinin birdenbire ortaya çıkarılması esasına dayanır.

Mizah aynı zamanda gelenek ve göreneklerin, toplumsal kuralların sorgulanmasında da çok önemli bir rol oynar.

Mizahın iki temel amacı vardır, saldırma ve savunma amaçlı olması olarak tarif etmek mümkün!

İnsanın topluca yaşamaya başladığı dönemden itibaren, mizah da ortaya çıkmıştır ve şehirleşmeyle birlikte daha da soyut bir hal almış ve dolaylı bir özellik kazanmıştır diyebiliriz.

Tarih de mizahı, bedensel şiddetten ayırıp, keskin dilli bir sanata dönüştüren, Helenler yani Atinalılar olmuştur.

Doğu insanı ve coğrafyası da; şiddetin hüküm sürdüğü bu coğrafyada mizahı nefes almak biraz olsun şiddetten arınmak için kullanmışlardır.

Örneği kendi köyden Kepirce’den vereyim.

Dayı yeğen olmuş uzun bir zaman biribirine kız alıp- vermiş olanlar, vakti zamanı geldiğinde birbirlerine düşmüş ortalığı karıştıranlar her zaman olmuş her zamanda olmaya devam edeceklerdir.

Eski dönemlerde köy yerinde en büyük silah taş dı ilk kavga taşla başlar sonra devreye diğer materyaller girer. İki taraf birbiri ile kavgaya tutuşmuş komşu köy olan Yaylak’a taraf birbirlerine sürmeye başlamışlar, bu hal epey devam etmiş aralarından biri beyaz bayrağı çekmiş ellerini kaldırmış taş kesilmiş. Aralarından birini göndermişler hele gidin dertleri ne sor gel…

Yanlarına varıp ha ApéHesen Çiye?

‘Yaw her ne kadar kavga ediyorsak da, birbirimizin canına kastediyorsak da…helebi durun, biraz soluklanağ, biraz su içağ, biraz istireheatedağ, gene kaldığımız yerden devam ederiğkavğamıza…’ demiş!

Bu olay bize neyi gösteriyor;

Şakayı, mıskereyi, komediyi, mizahın nasılda, en zor durumda bile yapıldığın, kullanıldığını gösteriyor!

Onca kavganın patırtının arasında ancak bizim gibi toplumlarda rastlanır.

Neyse…

Ortaçağda kilise ve kralları alaya alan masallar, şenliklerde, panayırlarda, festivallerde, halkı eğlendiren öykü anlatıcıları ve gezginler, bu dönemde açık cinsel çağrışımları ön plana çıkaran yeni bir mizah türünü geliştirdiler ve yaygınlaştırdılar.

20. Yüzyılın başlarına geldiğimizde yeni bir mizah türü doğdu.

Komik öğelerin yanısıra ürkütücü ve korkunç öğelere de yer veren yukarıda da bahsettiğimiz adın kara mizah dediğimiz bir mizah türü ortaya çıktı.

Siyasal mizah da işte tam bu dönemde önem kazandı, gelişti ve giderek de önem kazanmaya devam ediyor.

Tabi özgürlük alanın, hoşgörü sınırlarının kısıtlanmadığı, daralmadığı yerlerde.

Urfa da epey miktarda mizah var inşallah ileride bunları da yazarız, yazmaya çalışırız lakin Urfa da şöyle bir risk var, deliyi yazarsın, divaneyi yazarsın, remteleyi yazarsın, doluyu-boşu yazarsın sana fatura çıkartırlar. Çünkü ya birilerinin dayısıdır, amcasıdır, halasıdır, teyzesidir, akrabasıdır sen deli dediğin zaman hemen karşılığı gelir; ‘ o senden akıllıydı asıl deli sensen!’

E babo…

Ekleme Tarihi: 14 Eylül 2017 09:04

Yazarın Diğer Yazıları İçin

Yorum Ekle

Yazdır

Flash Haber

URFA BİR KONAK DAHA KAZANDI

 Taşı toprağı altın değil tarih olan kadim şehir Şanlıurfa'da, uzun yıllardır atıl durumda olan ve kente çirkin bir görüntü veren Hacı Kamil Konağı restore edilerek turizme kazandırıldı.

Köşe Yazarları

Ali ÇİZMECİOĞLU

 

İmam Hüseyin SAVAŞ

 

Op.Dr.Yusuf Vehbi OCAK

 

Mustafa ARISÜT

 

Osman Ataman BİNER

 

Hüseyin GÜZEL

 

Ayten DOĞAN

 

Metin ŞENAY

 

Mehmet CANBEYLİ

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

Anasayfa     Günün Haberleri     Sitene Ekle     Urfapress Tv     Yazarlar     Foto Galeri     Künye     İletişim  

  19 Nisan 2024